Hayatımızın çoğu iletişim kurmakla geçiyor. Tanıdığımız veya tanımadığımız birçok kişiyle günlük hayatımızda iletişim kurmamız gerekiyor.
İlişkilerimiz de bir sorun yaşadığımızda sürekli karşı tarafa yönelik suçlama eğiliminde bulunuruz. ‘Beni anlamıyor’ diye ifade ederiz. Aslında sorunumuzu aşmak için ilk adımımız kendi iletişimimizin sorumluluğunu üstlenmektir. ‘Beni anlamıyor’ yerine ‘Anlatamadım ‘ düşüncesine girersek sorunu farklı bir şekilde nasıl anlatabileceğimizi değerlendirmiş oluruz. Karşımızdakini suçlamaya yönelik konuştuğumuz sürece herhangi bir değişim yaşamıyoruz. Oysa sorundan kurtulmanın yolu, karşımızda ki kişinin algısında değişim olmasıyla yani Etkili iletişimde sandviç metodu ile başlar.
Karşımızda ki kişinin davranışına karşı tutumumuzu anlatırken tek yapmamız gereken bir sandviç’in içerisinde sunmaktır.
Etkili iletişimde, Karşımızda ki kişiye söylemek istediğimiz olumsuz bir mesajı, iki olumlu mesaj arasına alarak kişiyi rahatsız etmeden mesajı almasını sağlamaktadır. Rahatsız olduğumuz cümleyi söylemeden önce karşımızda ki kişinin olumlu bir yanını söylemeliyiz ki kişi savunmaya geçmesin. Daha sonra asıl vermek istediğimiz mesaja yani sandviçin malzeme kısmına geçmiş oluruz. Malzeme kısmında rahatsız olduğumuz konuyu söyleyip tekrar olumlu bir cümleyle eleştirimizi bitirmemiz gerekir. Özetle, iki olumlu sandviç ekmeği arasında, istediğimiz eleştiriyi barındıran sandviç malzemesi olur. Isırdığımız da tüm tatlar birbirine karışacağı için ortaya lezzetli bir tat çıkar.
Kısaca Etkili iletişimde sandviç yöntemi, her türlü insan iletişiminde kullanıldığında harika sonuçlar veren ve ilişkilerin sağlam temeller üzerinde olmasını sağlayan bir yöntemdir.
Bu yöntemde söze, olumsuz iletiden önce karşımızdaki kişinin olumlu bir yönüyle başlamalıyız. Bu olumlu yön onun kişiliği, takdir ettiğimiz davranışları ve hatta o gün seçtiği kıyafetleriyle ilgili olabilir. Bu olumlu kabul iletisi sandviç ekmeğinin üst kısmı olarak düşünülebilir. Buradan sonra asıl söylemek istediğimiz olumsuz niteliğe sahip mesajı söyleyebiliriz. Ancak bu kısımda dikkat etmemiz gereken şey olumsuz mesaja geçiş kısmında kullandığımız bağlaçlardır. ‘Ama’, ‘Lakin’ ,‘Fakat’ , ‘Ancak’ , gibi bağlaçlar kendilerinden önceki söylenenlerin değerini azaltır hatta önceki cümleyi yalanlamış olur. Başta söylediklerimiz anlamını yitirir, seçici dikkat artar ve kişi eleştirileceğinden emin bir şekilde diğer söylediklerinizi dinlemeye başlar. Ve yüksek ihtimalle de savunma durumuna geçer. Bu nedenle ‘Ama’ ve türevleri bağlaçlar yerine ‘Ve’ bağlacını kullanarak geçiş yapmak daha doğru olacaktır. ‘Ve’ bağlacı cümleye birliktelik anlamı katar. ‘Önceki söylediklerimi yalanlamıyorum, seni böyle kabul ediyorum ve bunlarla birlikte başka söyleyeceklerim de var’ demektir. ‘Ama’ yerine ‘Ve’ kullanmak, kişinin dikkatini eleştirildiği yönü hakkında savunma oluşturmaya değil, bu olumsuz yönü düşünüp değerlendirmeye yöneltecektir. ‘Ve’ bağlacı ile birlikte olumsuz eleştirimizi ilettiğimizde sandviçin malzemelerden oluşan ikinci katını da tamamlamış oluruz. Bu eleştiriden sonra yine ilk katta olduğu gibi olumlu kabul iletisi ile son katı oluşturarak mesajımızı bitiririz (Becourtney,1996).